Bir hafif duru su yüreğim.
Bir ilkbahar yelinde uçuşuyor saçlarım.
Sırtımdan ağır yükleri atttım,
ve
Bitti...
Tüm o lacivert geçmişim...
Gökkuşağını verdiğim sevgili,
Değmediğini gözlerim gördü,
Duruldum kelebek gibi,
Mis gibi oldu saçlarım,
Çiçekler benim için açılıyor,
Doğada bana şarkı söyleyen renkliler,
Hayat benim için şiir yazıyor,
Eskiden öyle değil...
Kancası bedeninde saplanmış herşey bitiverir,
Bir iğne acısı hissettim sırtındaki yük inince,
Çünkü alışmışım lacivert acılara...
Kelimelik şevkatlere...
Hiç böyle hafif olmadım ilkbahar...
Senin içinde dolaşıp gezmedi yüreğim ayakları çıplak,
Hissetmedim toprak kokusunu,
Kirletmedim papuçlarımı toprağında,
Ney için değersizleşmiştim öyle,
Kim için...
Yüzümdeki çizgiler belirmiş mutsuzluğun kuyusunda,
Ağlamaktan gözlerimdeki pırıltılar sönmüş,
Boşa geçen silik zaman...
Şimdi bağırmak istiyorum okyanuslara ilkbaharda.
Haykırmak istiyorum dudaklarımda binbir şiir !!!
Kelebek özgürlüğünde uçmak istiyorum...
Herşey bitti!
Geçti!
Bir rüyaydı!
ve güneşler açtı gözlerimde,
Pırıltılarım şimdi daha da bi renkli,
Daha da renkliyim...
Allandım Pullandım aynalarda...
Ellerim dudaklarımla gülümseşiyorlar, habersizim...
Mutluyum çiçekler, kuşlar, ağaçlar,
Baktığım her yer bana gülümsüyor,
Öpücüklerini hissediyorum yanaklarımda kuşların,
Tazelik kokuları sindiriyorum,
Arınıyorum beyazı olmayan duygulardan,
Renk değiştiriyorum,
Hece hece birikiyorum güzelliklere...
Sanki yeni bir ben yaratılıyor benden habersiz.
Gözleri gülen, saçları ilk bahar kokan ben !!!
Sıcaklığı var,
Okyanus Avuçlarımın Arasında İlkbahar...