Yosunlar ağınca gözlerinden içime,
denizim olurdun
Akşam öpüşlü dudaklarından ben zamanı sağardım
Tutacak bir el,
öpecek beden olurdun dudaklarıma
Yangınlar başlardı içimde,
ateşinde kendimi bulurdum
Dolunayları indirirdi deprem öpüşlerin,
kaybolurdum
İçimdeki ipek yollarında kervansız göçlere vururdum.
ağlardım
Ölümü sağdıç ederdik sancımıza,
kimi vedaydım
Düğünler kurulurdu obalarımda,
sana sevdaydım.
İpek bir sızısın tenimde,
hasret en huysuz kiracım
Döver kayalarımı sözlerin, tef gibi gerilir korkularım
Hadi kulaç at imgelerime,
ne zamandır firarlardasın
Bir güvercin gibi titre kollarımda,
yangınlar başlasın
Aşkın uslanmaz sularında, isterse fırtınalar patlasın.
Bütün denizlerin küreklerinde yaşamak çentiği
Sarsılan bütün ömürlerde
aşktır hayatın repliği
Suskun ayrılıkların ölçeğinde buz tutar ellerimi
Bilme sakın hüzün kıran saatlerimde öldüğümü
Eğil de bak yarama,
seni sevdikçe üşüyor yüreğim...
Selahattin Yetgin